Yaşar, dar gelirlilerin fatura yüklerinin azaltılması gerektiğine yönelik verilen önerge üzerine yaptığı meclis konuşmasında, vatandaşın bu kışı çok sert geçirdiğini, faturaların artık can yakar ölçüye geldiğini kaydetti.

"Vatandaşın sırtından fatura yükünü indirmek bu devletin görevidir" diyen Yaşar, "İnsanlar doğalgaz, elektrik faturası az gelsin diye bir odanın içinde yaşama gayretindeler. Bu hiçbir sosyal devlet ilkesine uymaz. Bu bir devlet ilkesine uymaz" diyerek yaptığı konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: "Ülkemizde kullanılan doğal gazın neredeyse tamamını, petrolün de yüzde 93'ünü ithal ediyoruz. Yani enerjide neredeyse yüzde 100 oranında dışa bağımlıyız.

Son dönemde, özellikle boru hatlarıyla beraber Türkiye, enerji koridorları üzerinde yer aldı. Biz de bundan mutluluk duyduk. Mavi Akım Projesi olsun, TürkAkım Projesi olsun... Bu projelerle enerji koridorları üzerinde ciddi manada yerimizi aldık; ancak bunları alırken biz ümit ettik ve bekledik ki hiç olmazsa bu hizmetlerin karşılığında kullandığımız doğal gazda bir miktar indirim olur, daha uygun şartlarda doğal gaz tedarik ederiz. Ama maalesef. Bizim üzerimizden kullanılan, geçen doğal gazı Avrupa bugün 110 ile 120 dolar mertebesinde bin metreküpünü kullanırken bizim kullandığımız değer 250 ile 280 dolar civarında bin metreküplerde.

"FATURALARI DÜŞÜRMEK MÜMKÜN"

Bu rakamları düşürmek mümkün. Belki bugün gaz tüketiminin, gaz arzının önemli bir kısmını sadece Rusya'dan sağlıyoruz. Bunu farklı alternatiflerle de zenginleştirmemizde fayda var. Yoksa bu şartlar altında bizler pahalı enerji tüketmeye devam edeceğiz. Türkiye'de 7-8 milyon, asgari ücret mertebesinde çalışıyor. Enerji fiyatları arttıkça bu vatandaşlarımızın faturaları da artıyor. Doğal gaz faturası yaklaşık 450-500 lira, elektrik faturası 200, su faturası 100 lira ödeyen bir asgari ücretli, topladığınız zaman 800 lira fatura ödemesi yapmış oluyor. 2.324 lira olan asgari ücretteki payına baktığınız zaman insanların neredeyse yaşama hakkı ortadan kalkıyor. Maaş ortada gider ortada. Vatandaş, bu maaşla bu zamları nasıl karşılasın.

"İNSANLAR, TEK ODAYA MAHKUM EDİLMEMELİ"

Sonra, bakıyoruz rakamlara "2020 yılında Türkiye'de kullanılan doğal gaz miktarı düştü" deniyor. Neden düştü biliyor musunuz? Bu faturalar ödenemediği için insanlar evlerinde sadece tek odayı ısıtarak yaşamaya çalışıyor da ondan. İnsanlar, doğalgaz-elektrik çok gelmesin diye tek odada yaşamlarını sürdürüyorlar da ondan!

Dolayısıyla, insanlarımızı tek odaya ya da karanlığa - soğuğa mahkum etmemek için özellikle dar gelirli ailelerin faturalarının belli ölçüdeki kısmı devlet tarfından finanse edilmeli. Suda bir miktar finanse ediliyor; gazda ve elektrikte de kesinlikle finanse edilmeli. Faturalar üzerindeki vergi yükü en aza indirilmeli. Her gün sokaklarda elinde elektrik faturası, doğal gaz faturası gördüğümüz binlerce neredeyse milyonlarca vatandaşımız var. Bu içler acısı duruma son verilmeli. Vatandaşın derdine çare olmak Parlamentonun birinci görevidir."