KESK’ten 2026 Bütçesine Tepki
KESK’ten 2026 Bütçesine Tepki
KESK’e bağlı sendikalar, Samsun’da 2026 Bütçesinin emekçileri sefalet ve açlığa mahkum ettiğini belirterek tepki gösterdi.
Dün Süleymaniye Geçidi’nde bir araya gelen KESK’e bağlı sendikaların temsilcileri basın açıklaması yaptı.
KESK Adına basın açıklamasını okuyan KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen Samsun Şube Başkanı İsmail Yavuz açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Mecliste günlerdir hepimizin hayatını doğrudan ilgilendiren 2026 bütçe yasa teklifi görüşülüyor. Hiçbir iktidar, hiçbir hükümet “biz halkı, emekçileri düşünmüyoruz” demez. “Toplumun en geniş kesiminin hak ve çıkarlarını gözetmiyoruz” demez. “sadece bir avuç zenginin, patronun, yandaşın çıkarlarını esas alıyoruz” hiç demez. Tam tersine sürekli olarak aynı nakaratı tekrarlar. “Biz halktan, emekten, işçiden, memurdan, kadınlardan, gençlerden yana olan, onların hak ve çıkarlarını gözeten bir iktidarız, hükümetiz” der.
Bu sözlerle yıllardır oyalanarak adım adım geldiğimiz yer ortadadır. Geldiğimiz yer ekonomik krizler, gelir adaletsizliğidir. Yüksek enflasyon, düşük ücretler ve güvencesizlik ile milyonlar açlık sınırının altına itilmiş, yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirilmiştir. Yoksulluk, açlık, sefalet, güvencesizlik adım adım yurttaşlarımızı kuşatmıştır. Yurttaşların en temel hakları demokrasinin, hukukun tamamen rafa kaldırılmak istendiği, halk iradesinin yok sayıldığı otoriter rejim ile tahkim edilmiştir.
Geldiğimiz yer emeği ile geçinenlerin oluşturduğu ülkenin ezici çoğunluğunun üzerine düşürülen karanlığın gittikçe koyulaştığı bir yerdir. Tüm bunlara rağmen iktidar sözcüleri adeta bozuk bir plak gibi her gün aynı şeyleri söyleyip duruyor. Ne diyorlar: “İşçimizi, memurumuzu, emeklimizi hiçbir zaman enflasyona ezdirmedik,”
Ne diyorlar: “Bütçeden aslan payını eğitime, sağlığa ayırdık, Biz halktan yana bir iktidarız.”
Oysa bir iktidarın gerçekten kimden yana olduğunu anlamanın en kısa yolu yaptığı bütçeye bakmaktır. Bir bütçenin kimin bütçesi olduğunu daha net hale getirmek için sadece üç soru sorup, bunların cevabını vermek yeterlidir. Buna göre günlerdir TBMM’de görüşülen bütçe ile bizlere, halka ne teklif edildiğine ilişkin sadece 3 soru soralım. Ve bu soruları bütçe teklifinin rakamları ile cevaplayalım.
Soru bir: Bütçenin omurgasını oluşturan vergiler kaynaklar kimden toplanacak?
Bütçe teklifi rakamlarına göre iktidar bu soruyu şöyle cevaplıyor. Önce çeşitli muafiyet ve istisnalarla sermaye kesimlerinden alınması gereken 2,4 Trilyon vergiyi almayacağız. Bunun ardından toplayacağımız her 100 TL verginin 90 TL’sini Gelir Vergisi, KDV, ÖTV gibi vergilerle emekçi kesimlere, halka yani sizlere yıkacağız. Sadece 10 TL’sini şirketlerden, holdinglerden, patronlarda alacağız”. Diyorlar.
Şöyle devam ediyorlar. “Bordroluların ücret gelirlerinden kaynakta kestiğimiz gelir vergisi başta olmak üzere tüm vergileri enflasyon hedefimizin üzerinde arttıracağız. Geçen yıla göre sadece tek bir vergiyi, sermaye kesimlerinden aldığımız Kurumlar Vergisini düşüreceğiz”
Cevap gayet açık ve net. Tüm vergi yükünü emeği ile geçinenlere, halka yıkacağız diyorlar.
O zaman şu ikinci soruyu soruyoruz.
Peki, yükünü bize yıktığınız vergileri nereye, kime harcayacaksınız?
Diyorlar ki; “Toplayacağımız 100 TL verginin 20 TL’sini faize, 5 TL’sini teşvik-prim desteği-katkı olarak sermayeye, En az 16 TL’sini silah tüccarlarına, tekellerine 3 TL’sinin ise beşli çeteye, yandaş müteahhitlere dolar cinsinden hazine garantisi olarak aktaracağız.”
Son olarak peki halk olarak emekçiler olarak bizlerin yaşadığı temel sorunlara bütçeden ne kadar kaynak ayıracaksınız? Diye soruyoruz.
Hiç yüzleri kızarmadan diyorlar ki:
- “Sizden toplayacağımız her 100 TL verginin sadece 4 TL’si Yoksullukla Mücadeleye,
- 3 TL’sini istihdama,
- 3 TL’sini Tarıma
- Tam 2 TL 80 Kuruşunu Hukuk ve Adalete ayıracağız.
- Araştırma ve geliştirmeye 62 kuruş,
- Bağımlılıkla Mücadeleye 11 Kuruş,
- Kadının Güçlenmesi programlarına 6 kuruş ayıracağız” diyorlar.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi “2026 yılı sonunda bütçemizin 3 Trilyona yakın açık vereceğini tahmin ediyoruz. Bu açığın yüklünü de başta kamu yatırımlarında olmak üzere tasarruflarla yine sizlere yıkacağız” diyerek hepimizle dalga geçiyorlar. İşin özü ülkeyi yönetenler bu bütçe teklifi ile bizlere daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik daha fazla sefalet teklif ediyorlar.
Biz KESK olarak bu teklifi kabul etmediğimizi haftalar önce ilan ettik. Gerçekleştirdiğimiz bölge mitinglerinde emeğin kürsüsünü kurduk. Ve bu kürsüden hep birlikte: “Halk için Bütçe, Demokratik bir ülke İstiyoruz!” diye haykırdık. Bu bütçe teklifinde kamu emekçileri yok. İşçiler, emekliler, asgari ücretliler, kadınlar, gençler, öğrenciler yok. Engeliler, çiftçiler, küçük üreticiler, köylüler yok. Bu bütçe teklifinde istihdama, kamu hizmetlerine kaynak yok.
Ürettiğimiz kaynakları, ödediğimiz vergileri sermayeye, patronlara, beşli çetelere, saraylara aktarmayı hedefleyen, tüm yükü bize yıkan bu bütçeyi kabul etmiyoruz. Sadece kendimiz için değil, herkes için; gündüzleri işsiz kalınmayan, geceleri aç yatılmayan bir ülke istiyoruz. Çocuklarımızın, öğrencilerimizin hayatlarının MESEM cehennemi ile karartılmadığı bir ülke istiyoruz.İnsanca bir yaşam, güvenceli bir iş, güvenli gelecek, demokratik bir ülke istiyoruz.
HALKTAN, EMEKTEN, EŞİTLİKTEN, ADALETTEN YANA BİR BÜTÇE İSTİYORUZ!
- İnsanca yaşamaya yetecek ücret,
- Vergide ve gelirde adalet istiyoruz.
- Vergilerimizin eğitime, sağlığa, adalete, barışa ve demokrasiye harcandığı bir ülke istiyoruz.
TBMM Genel Kurulu emek karşıtı, halk karşıtı bütçe teklifini oylamak üzere 21 Aralık’ta toplanacak. Biliyoruz ki daha öncekiler gibi bu bütçe teklifi de iktidar bloğunun oy çoğunluğu ile kabul edilecek. Tesadüfe bakın ki 21 Aralık en uzun gecenin en kısa gündüzün yaşandığı gündür. O gün karanlık her zamankinden daha erken çökecek. Gece her zamankinden daha uzun sürecek. Bizler biliyoruz ki her karanlığın bir sonu vardır.
İnanıyoruz ki her şeye rağmen 22 Aralık aydınlığa daha fazla yakınlaştığımız bir gün olacak. Buradan emekçiler için, halk için aydınlık o günleri daha da yakınlaştırmak için Halk İçin Bütçe, Demokratik Türkiye mücadelemizi kararlıkla sürdüreceğiz."
Samsun HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.
